13 Ocak 2011 Perşembe

Karate Kid

80'lerin en popüler filmlerinden biri olan "Karate Kid" serisini çoğunuz hatırlıyordur.


Bu seri, benim içimde o dönemlerde hiç bir zaman kapanmayacağını sandığım çok büyük yaralar açmıştı...
Hatırlamayanlar için kısaca filmin üzerinden geçiyim;
Baş rolde, Daniel San (Ralph Macchio) ve Bay Miyagi (Bay Robert )
Daniel San; öğrenmeye açık, genç bir delikanlı, fakat durmadan dayak yemesi ile tanınır.
Bay Miyagi, kimse ile muhattap olmayıp yalnızca bonzai ağaçları ile ilgilenen ve chopstickile sinek yakalamaya çalışan, kendi halinde bir adamcağız...

Gel zaman git zaman Miyagi tüm bildiklerini;
"cilala, parlat"
"gücü orada değil, burada toplayacaksın"
şeklinde
Daniel San'a öğretir... Daniel, çabuk öğrenir. Güçlenir,  fakat yine de saçma sapan dayak yemeye devam eder. Taaaaa ki, Miyagi o vuruşu öğretenene kadar..
Kartal Vuruşu
bu vuruşla, benim kalbimi de vurur...


O dönemlerde kaç yaşlarındaysam artık, bilemiyorum ama böyle büyük bir aşkla kimseyi sevmedim herhalde...
Öyle aşıktım ki Daniel San'a... Onunla kesin evlenecğimi düşünüyodum. Her yerden fotoğraflarını biriktirip defterime yapıştırıyordum... Ona nasıl ulaşabilirim diye planlar yapıyordum...Evden kaçmaya falan çalıştım... 

Bir gün herhalde biraz daha aklım başıma gelmiş olacak ki ona ulaşamayacağım diye salya sümük ağlarken babaannem yanıma gelip 
"Niye ağlıyosun kızım" dedi..
"Bu adamla evlenmek istiyorum ama onu nerden bulurum bilmiyorum"demiştim...
O zaman babannem bana;
"Kızım bırak o  seni bulsun zaten kaderinde onunla evlenmek varsa gelir seni bulur demişti"
o zaman çok saçma gelmişti ve şimdi hala saçma geliyo:) ilahi babaanne

ucuz kurtulmuşum 

Neyse ki gelip beni bulmadı ve evlenmedik. İlk aşkım, biricik sevgilim Danielimin nerden bilebilirdim bir gün yaşlanıp bu hale geleceğini?

sevgiler,
Kargamel


12 Ocak 2011 Çarşamba

gece gece istanbul'da...

... neler yapıyodur acaba insanlar?
 Mesala;
- Kesin, liseli bi kaç genç kız, platonik aşkının fotoğrafını göğsüne bastırmış, uyku girmeyen gözlerinden süzülen yaşlarla, "yerine sevemeeeeeem"'i dinliyodur...
- Ya da ortaokullu kaç delikanlı düşünüüüp düşünüüüp elizabeth durumunu yaşıyodur:)
- Vardiyada çalışan adamlar vardır
   Peki evdekilere vardiyada olduğunu söyleyip zamparalık yapan adamlar kaç tanedir acaba???
- Yeni doğan minnoş bebişler
- Acaba kim kalp krizi geçiriyo şuanda???
- Sıçanları unutmamak lazım... gerçi çok sıçan yoktur bu saatte genelde sabahları sıçar benim milletim:))
- Ne sevişmeler yaşanır haaaaa bu saatte... tek gecelik ilişkiler, ilk geceler, ilk dokunuşlar, kaçamaklar, uyku araları...
- Çoğu kişi uyuyodur
- Televizyon izleyen sayısı da uyuyan kadar vardır valla
- Acaba bu satte spor yapan bi manyak var mıdır?

ben de yazımı burada noktalayıp, Türk kahvesi pişirip, bıraktığım sigarayı yakıp İstanbul'un manzarasını izleyenlerin arasına karışayım en iyisi...

sevgiler,
kargamel

Güzel ülkemin güzel insanlarına alkol yasağı...

Yazın deniz kenarında, ormanda piknik yaparken içki içemeyecekmiş.Kır düğününde de mekanın içki ruhsatı yoksa alkol olmayacakmış...Bakkalarda, büfelerde, marketlerde alkol ile ilgili tabelalar olmayacakmış...
Efes Pilsen basketbolda yeni isimle devam etmek istiyormuşşş...

Kim takar senin alkol yasağını, açık alanda içilmez laflarını...
Ben trakyalı özgür bir kadınım... İçeni de içmeyi de severim :)

Ne demiş Neyzen Tevfik;
Rakı şarap içiyorsam sana ne
Yoksa bir zararım, içerim...
Ikimizde gelsek kıldan köprüye
Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim !

diyerek ilk yazımı bitiriyorum,
Sevgiler,
Kargamel